Eski saçlara elveda:(
Uzun zamandır aklımdaydı ama o kadar yoğun günler geçirdik ki fırsat bulup kuaföre gidemedik. Dün aklıma koydum bu iş bugün halledilmeli. Aslında karşıdaki e bebek marketin bebek kuaförüne gidiyorduk o kadar uzak ki ,arkadaşım forum İstanbul'da da e bebek marketin kuaförü var deyince hemen aradım.19,30 kadar buradayım dedi bende üzgün bir ifadeyle o zaman biz yetişemeyebiliriz hafta sonuna kaldı dedim.
Sağolsun Zeki bey ben beklerim sizi 20,00 kadar dedi. İşten apar topar çıkıldı babaanneye gidilip fındık kurdu alındı düşüldü yollara. Aman Allah'ım bu ne trafik dedim eşim ise ilerisi açık galiba kaza var dedi, zor bela ilerledikten sonra ne görelim adamın biri Haliç köprüsünde intihar etmek için parmaklara tırmanmış polisler ise ikna etmeye çalışıyor, polis arabaları yolun yarısını tıkamış. Adamın istediklerini yaptırmak için oraya çıkmış olduğu her halinden belli , çünkü parmaklıklara öyle sarılmış ki düşmekten korkuyor. İnşallah bir şey olmaz diyerek yola devam edildi 19,35 istediğimiz yere vardık, başladı maceramız. İlk önce uslu uslu oturuldu
Zeki abisinin kesilen saçları temizleme olayına el atıldı, kendim daha iyi yaparım denilerek fırça abimizin elinde alındı, kıllar temizlendi her ne kadar yanlış yer temizlense de kendi işini kendi halletmiş oldu
Artık sacın kabası alındıktan sonra ince işe geçilince abimiz zorlanmaya başladı, Eray ne kadar huylu bir çocuk dedi, anasına çekmiş denilmedi bu olay saklandı
Artık sıkılmalar, ayağa kalkmalar, bağırmalar, öflemeler pöflemeler başladı anne ile baba Eray'ı kandırmak için envai çeşit takla attı. Eray hiç 2 dakika sabit durmaz mı dedi abisi, annesi de sabitlik ve Eray tezat kavramlar diyerek konuyu özetledi.
Kesim bitince ıslak saçların kurutulma fikri fındık kurdunun hiç hoşuna gitmedi, ağladı kıyameti kopardı
Saçlar jölelendi, şekil verildi babaannesinden Eray için saklama kabına yemek alınmıştı gelene geçene baka baka bir güzel yenildi sonra eğlenceye akıldı.
Bu çocuk bu enerjiyi nerden buluyor diye uzun süre düşünüldü
Evladının yüzündeki mutluluğu gören annenin gözleri doldu, ağlamamak için kendini zor tuttu. Gözlerinden bu ışıltı sönmesin hayat boyu mutlu olsun diye dualar edildi
Dere tepe düz gidildi ,yürümekten annenin babanın ayakları zonkladı, baba yoruldum diye söylenmeye başladı .Fındık kurdu bırakın yorulmayı koşarak yola devam ettiği için anne baba kendi durumundan utanarak sesini çıkarmadan yola devam etti, kendi gibi birini bulunca mola verilerek birazda orada takıldı
Elhasıl Eray için çok güzel bir akşamdı
Çarşamba, Mart 31, 2010
Salı, Mart 30, 2010
Salatalık Dolması
Limonlu kekin blogunda gördüğümde salatalıkların sunumu çok hoşuma gitmişti,arkadaşlarımız kahvaltıya gelince değişiklik olsun diye salataları bu şekilde servis ettim, herkesin çok hoşuna gitti. Herşey o kadar aceleye geldi ki resim bile çekemedim zaten salatalıkların kesimi de gelişi güzel oldu. Eşim hadi utanma çek resmini dedi ama işte birileri varken resim çekemiyorum. Eşim içinde kalacak şimdi dedi bir poz çekti iyiki de çekmiş:)
2 adet büyük boy salatalık
250 gr lor peyniri
5-6 dal dereotu
Salatalıklar ortalarından ikiye kesilerek kabak oyma aperatı ile içleri oyulur.Dereotu ince kıyıldıktan sonra peynir ile karıştırılır.Salatalıklar peynirli harç ile doldurulur, verev şeklinde kesilir. Afiyet olsun
Pazartesi, Mart 29, 2010
Salamlı Krep
Yine yoğun bir hafta sonunu geride bıraktım. Bu aralar cuma akşamından pazar gecesine kadar zaman nasıl geçiyor hiç anlamıyorum.1,5 aydır nerdeyse her hafta sonu misafirim olduğu için cuma akşamı temizlik cumartesi hazırlık ya cumartesi akşamı misafirlerimiz geliyor ya da pazar günü.
Bu hafta bir değişiklik yapıp cumartesi akşamı bebek görmeye gittik, pazar sabahı kahvaltıya işyerinden arkadaşım geleceği için öğlenden böreği hazırlayıp dolaba attım, pasta ve kurabiyeyi de hazırladım artık diğerlerini de sabah erken kalkar yaparım dedim çıktık yola.
Erayla birlikte yaşları 1,5-2 olarak değişen 5 çocuk .Kadınlar olarak tek çift laf edemedik erkeklerin ise keyfıne diyecek yoktu ,çocuklarla siz biraz ilgilenin biz biraz sohbet edelim dediğimizde ne zamandır bir araya gelemedik özledik birbirimizi siz biraz daha bakın diye diye gece bitti. Aman allahım ne geceydi o. Biri diğerindeki oyuncağı ister ağlar, diğeri koltuk tepelerinden yemek dolabına zıplamaya çalışır, diğeri mutfağa gider karıştırmak ister, öbürü masadaki tabakla çanakla oynamak ister,oynatmayınca basar çığlığı o akşam tüm çocukları kimyası bozuldu,geceyi zor bitirdik.
Pazar sabahı erken kalkıp başladım hazırlığa.Papatya Prensesin sayfasında daha önce görüp bir yere not ettiğim salamlı krepleri yaptım eşimde krem peyniri sürüp salamları dizip kesti,bence çok güzeldi.
Krep Malzemeleri
2 yumurta
1 su bardağı süt
1 su bardağı un
1 tatlı kaşığı tuz
2-3 yemek kaşığı sıvıyağ
İçi için Salam Krem peyniri .Yumurta, süt ve yağ bir kapta çırpılır.İçine azar azar un ilave edilerek çırpılmaya devam edilir.Tava kızdırılıp üzerine bir kepçe karışımdan dökülüp hızlıca tavaya yayılır.Spatula ile ters çevrilerek diğer tarafı pişilir.Krepler pişince her birinin üzerine önce krem peyniri sonra 4 adet salam dizilerek sıkıca rulo yapılır.Birer parmak kalığında kesilir dağılmaması için kürdan batırılır. Not:Orjinal tarifte 6 adet krep çıktı yazıyor ama ben 5 adet krep elde ettim.
Afiyet olsun
Bu hafta bir değişiklik yapıp cumartesi akşamı bebek görmeye gittik, pazar sabahı kahvaltıya işyerinden arkadaşım geleceği için öğlenden böreği hazırlayıp dolaba attım, pasta ve kurabiyeyi de hazırladım artık diğerlerini de sabah erken kalkar yaparım dedim çıktık yola.
Erayla birlikte yaşları 1,5-2 olarak değişen 5 çocuk .Kadınlar olarak tek çift laf edemedik erkeklerin ise keyfıne diyecek yoktu ,çocuklarla siz biraz ilgilenin biz biraz sohbet edelim dediğimizde ne zamandır bir araya gelemedik özledik birbirimizi siz biraz daha bakın diye diye gece bitti. Aman allahım ne geceydi o. Biri diğerindeki oyuncağı ister ağlar, diğeri koltuk tepelerinden yemek dolabına zıplamaya çalışır, diğeri mutfağa gider karıştırmak ister, öbürü masadaki tabakla çanakla oynamak ister,oynatmayınca basar çığlığı o akşam tüm çocukları kimyası bozuldu,geceyi zor bitirdik.
Pazar sabahı erken kalkıp başladım hazırlığa.Papatya Prensesin sayfasında daha önce görüp bir yere not ettiğim salamlı krepleri yaptım eşimde krem peyniri sürüp salamları dizip kesti,bence çok güzeldi.
Krep Malzemeleri
2 yumurta
1 su bardağı süt
1 su bardağı un
1 tatlı kaşığı tuz
2-3 yemek kaşığı sıvıyağ
İçi için Salam Krem peyniri .Yumurta, süt ve yağ bir kapta çırpılır.İçine azar azar un ilave edilerek çırpılmaya devam edilir.Tava kızdırılıp üzerine bir kepçe karışımdan dökülüp hızlıca tavaya yayılır.Spatula ile ters çevrilerek diğer tarafı pişilir.Krepler pişince her birinin üzerine önce krem peyniri sonra 4 adet salam dizilerek sıkıca rulo yapılır.Birer parmak kalığında kesilir dağılmaması için kürdan batırılır. Not:Orjinal tarifte 6 adet krep çıktı yazıyor ama ben 5 adet krep elde ettim.
Afiyet olsun
Salı, Mart 23, 2010
Ceza
Benim küçük edepsizin kötü bir huyu var. Birisi geldiği zaman ya da biz gittiğimiz zaman eşyalarımızı hatıra olsun diye başkalarının çantasının içine atıyor. Yine hafta sonu elinde telsiz telefon varken arkadaşımızın çantasının içine atmış. Misafirlerimiz gittikten 1 saat sonra telefon geldi sizin telefon bizde haberiniz olsun. Tabi tüm bakışlar Eray'a çevrildi, suçluyu bulmak çok zor olmadı.
İşin garip yanı da arkadaşıma çantanın ağzı açık kesin Eray şimdi telefonu (elinde telefon olduğu için)çantanıza atar birde ağzını kapatır hatıra olsun diye dalga geçmiş olmam. Bile bile lades bu olsa gerek:) Bu konuda beyefendinin vukuatı çok.
Bir keresinde teyzesinin çantasına emziği koymuş bir de ağzını kapamış.(mışlı ,muşlu anlatmamım sebebi maalesef çalışan bir anneyim bu olaya şahit olamadım annem anlatıyor bana) Karda teyzemiz işe gitmiş zır bir telefon anne arama emzik çantamda ,neyse demiş annem yedek emziği açıp kaynatayım uyutayım. Eray uyur mu diğer emziği aramış uyuyamayınca çıldırmış, evde kriz yaşanmış. Sağolsun teyzemiz karda yürüyerek gelmiş (allahtan işi yakın)emziği yetiştirmiş.
Böyle birkaç daha vukuatı var ama o konulara hiç girmeyeceğim. Bu resimler mi ne Eray'ın cezası. Artık yeter dedim bugün evi ceza olsun diye sen temizleyeceksin o da suçunu biliyor en nihayetinde
sesi çıkmadan süpürdü.
Evi dip kıyı süpürünce bana da affetmek düştü:)Anne yüreği işte...
Etimek Tatlısı
Haftasonu misafirimiz geleceği için hafif bir tatlı yapmak istiyordum.İşyerinden canım arkadaşım Ayşe etimek tatlısı yapsana çok hafif oluyor dedi, gerçekten çok hafif ve lezzetli bir tatlı oldu.Sadece krem şanti miktarını biraz daha azaltacağım çünkü 2 adet krem şanti bence fazlaydı,muhallebisi ise harikaydı.
Tuzsuz etimek
1,5 su bardağı şeker
2 su bardağı sıcak su
Muhallebisi için
1 kilo süt
1 su bardağı şeker
1/2 su bardağı un
1/2 su bardağı buğday nişastası
1 paket vanilya
1 yemek kaşığı margarin
Üzeri için 2 paket krem şanti (ben bir dahaki sefer tek bir paketten yapacağım)
2 su bardağı soğuk süt
Dikdörtgen borcama etimekleri dizin(1,5 pakete yakın kullandım) 1,5 su bardağı şekeri küçük bir tencereye alın ve şekeri eritin(karamelize ediyoruz) Şeker eriyince kaynar su ekleyin ve biraz daha kaynatın.Hazırlanan şerbeti etimeklerin üstüne dökün. Vanilya ve margarin hariç muhallebi malzemelerini ocağa alın, koyulaşınca ocaktan alıp vanilya ve margarini atıp, karıştırın.Hazırlanan muhallebiyi etimeklerin üstüne dökün ve iyice soğumasını bekleyin. Krem şantiyi hazırlayın ve soğuyan muhallebinin üstüne dökün,üzeriniz düzeltip bir gece dolapta dinlendirin. Afiyet olsun
Çarşamba, Mart 17, 2010
Tava Börek
Bence şipşak börek. Zır telefon müsaitsen sana geleceğim diyen arkadaşına çarçabuk hazırlanan bir börek bu ya da kahvaltıda börek isteyen eşinize hemencecik hazırlanıp sofraya getirilen.
Dün bu tarifi kekevinde gördüm ve akşam hemen denedim, aslında haftaiçi ancak ertesi günün yemeklerini yapmak için vakit kalıyor yani yeni tarifler ancak haftasonu deneniyor bizde. Ama bu tarif o kadar pratik ki çayın yanına yapmasaydım küserdi bana. Görüntü olarak evet hakkını veremedim ama tadı süper. Bir yandan tavada bu böreğe bak bir yandan yemekleri ısıt , bir yandan da ertesi gün için et yemeğinin yanına patatesli tartı yap derken bir tarafı azcık fazla kızarmış olsun bizi tat olarak rahatsız etmedi.
Yine herzaman ki evi topla, mutfağı topla derken oturmam 21,30 buldu aslında ütüleride yapsam iyiydi artık ertesi akşama. Haftasonuna bırakmamam lazım çünkü misafirlerimiz gelecek , düşünüyorum hala karar kara nasıl bir mönü hazırlasam diye.
-2 adet yufka
-2 adet yumurta
- 2 yemek kaşığı yoğurt
- 3-4 yemek kaşığı süt
- yarım çay bardağı mısırözü veya zeytinyağı
- 1 su bardağı kadar beyaz peynir tuz (ben biraz maydanozda ekledim)
Geniş bir tavayı sıvıyağ ile yağlayıp yufkanın birini kenarlardan sarkıtararak yayın. Yumurta, süt, yoğurt ,yağ ve tuzu bir kapta karıştırarak yufkayı bu harçla ıslatın İkinci yufkayıda buruşturarak tavaya yerleştirin,harcın çoğunu kullanarak yufkayı ıslatın. Peyniri ufaladıktan sonra maydanoz ekleyin Kenarları sarkan yufkaları üste getirerek aralarına kalan harcla ıslatın (Tarifte bir de uyarı var eğer çok ıslatırsanız kenarlardan tavaya akıp yapışmaya sebep olabilir diyor) Yufkayı kapattıktan sonra en üste sadece sıvıyağ yada tereyağ sürün, en büyük ocağa alıp orta ısıda altı kızarana kadar pişirin. Arada sallayarak yapışmasını engelleyin.Kızarınca bir spatula yardımıyla ters çevirip (ben ters çevirmek için kapak kullandım)diğer tarafıda kızartın.
Sabahları evden 07,00 de çıkmamız sebebiyle malesef kahvaltı edemiyoruz ,evden birşeyler alıyoruz. Sabah bu böreği aldığımda hala yumuşacıktı, bir de işte çay demlenmişti ohhh afiyetle mideye indirdim.Yemeğe başladıktan sonra resim geldi aklımıza, az biraz kenarlarından tırtıklamıştık yarım yamalakta olsun çekebildik:) Afiyet olsun.
Pazartesi, Mart 15, 2010
Çift Kaşarlı Yumurtalı Ekmek
Durmak yokkk kilo almaya devam.(Bu konuya bugün hiç girmeyeceğim zaten sinirlerim bozuluyor). Pazar kahvaltısı için değişik ne yapabilirim diye bir blogdan diğer bloga kendimi atarken Limonlu Kekin tarifine takıldı gözüm eminim çok güzel olmuştur diye düşündüm .Haftasonu deneme fırsatım oldu bu tada bayıldım ,hatta şahaneydi:) Küçük adamım tok olduğu halde elini güzel olmuş şeklinde yaparak ımmm ımm gibi sesler çıkardı bir üçgeni hüpletti. Ben Eray yesin diye sütlü karışımda biraz beklettim, yumuşacık çok güzel ekmekler çıktı ortaya.
8 adet tost ekmeği
8 dilim kaşar peyniri
4 dilim salam
1/2 su bardağı süt
3 adet yumurta
kızartmak için sıvıyağ tuz, karabiber, kırmızı biber
Bir dilim tost ekmeği alınır üstüne sırasıyla kaşar+salam+kaşar eklenerek bir dilim tost ekmeği ile kapatılır. Diğer ekmeklere de aynı işlem uygulanır.Hazırlanan ekmekler bir köşesinden diğerine çaprazlama kesilir ve iki üçgen elde edilir. Bir kasede yumurtalar,süt ve baharatlar çırpılır(baharat fazla atmadım erayda yesin diye) .Üçgen ekmekler yumurtalı karışıma batırılıp sıvıyağda kızartılır. Limonlu kekin birde uyarısı var der ki sütlü karışımda fazla bekletirseniz yumuşak, az bekletirseniz kıtır ekmekler elde edersiniz. Ben biraz fazla beklettim yumuşacık ekmeklerimiz oldu bence süper oldu.
Afiyet olsun
Elmalı Kurabiye
Beğenerek takip ettiğim Seçil hanımın blogunda gezerken rastlandım elmalı kurabiyeye ve gördüğüm günden beri aklımdan hiç çıkmıyordu. Bu hafta sonu yapmaya karar verdim. Önce tabi Eray'ın öğle uyku vaktine denk getirebilmeli ki ayağıma dolanmasın:)Eray uyuyunca fırladım mutfağa ve eşimden de elmaları soyması için destek istedim. Ben hamur malzemelerini yoğururken eşim elmaları soydu rendeledi ve Eray'ın yanına gitti uyudu kaldım mı mutfakta tek başıma :)
Elmaları şekerle pişirdikten sonra tarçına sıra gelince birde ne göreyim evde tarçın yok, halbuki o kadar eminim ki evde tarçın olduğuna. E tarçınsız hiç olur mu bir koşu gittim markete aldım tekrar kaldığım yerden devam ettim. Tam hamuru açacakken zırrr zil eyvah Eray uyanacak diye kapıya fırladım bir kadın ve iki çocuk tanımıyorum, zaten yeni taşındığım için aslında orada kimseyi tanımıyorum. Siz dedi cüzdan düşürdünüz mü dedi anne olan kadın ,küçük kızın ise elinde cüzdanım a evet benim cüzdanım diyebildim .Apartmanın girişinde düşürmüşsünüz bizde tüm daireleri gezdik dedi. Ben düşürdüğümden bile haberim yok ki o gün o kadar dalgınım ki her zaman alıcıları açık vaziyette gezen ben de o gün zaten bir haller vardı. Çok teşekkür ederim Allah razı olsun diyebildim hala o kadar şaşkınım ki sonra çok pişman oldum içeri davet etmedim diye, ama dedim ya o gün bende bir haller vardı çok dalgındım diye. İyi insanların varlıkları bana hep huzur vermiştir, Allah hep iyi insanlarla karşılaşmayı nasip eder inşallah.
En son ne diyordum evet elmalı kurabiye:) Açarken zorlandım itiraf ediyorum, Seçil hanım limon büyüklüğünde demiş ben daha büyük bezelerle açtım çünkü ilk bezeyi yapınca a çok küçük oluyor dedim daha sonraki bezeleri büyüttüm ama bence küçük olmalı:) zaten fırına girince ebatları büyüyor. Onun dışında tadı gayet güzeldi ,e birde çok ince açabilseydim keşke.
Tarif için buraya. Yapılışını Yeşilkivinin blogundan aynen kopyalayıp, yapıştırıyorum.
Hamur İçin:
250 gr margarin (oda ısısında yumuşamış)
1 su bardağı yoğurt yarım su bardağı sıvıyağ
1 paket kabartma tozu
Aldığı kadar un
İçi İçin 8 orta boy elma
1 su bardağı şeker
1 su bardağı iri kıyılmış ceviz
2 tatlı kaşığı tarçın
Hamur malzemelerini un hariç karıştırın. Unu kaşıkla azar azar ekleyerek karıştırmaya devam edin. Ele yapışmayan oldukça yumuşak bir hamur elde edene kadar un ekleyin. Hamuru biraz dolapta bekleteceğimiz için fazla un eklememeye özen gösterin. Hamur hazır olunca kapalı bir kaba alın ve dolaba kaldırın.
Bu arada içini hazırlayın. Bunun için 8 elmayı rendeleyin ve tencereye alın. Şekeri ekleyerek suyunu çekene kadar pişirin. Suyunu çekince tarçın ve cevizi ekleyin, ocaktan alın, soğutun. Hamurdan limon kadar bir parça kopartın, bol un serptiğiniz tezgaha alın. Üzerine de bolca un serpip açabildiğiniz kadar ince açın. Ne kadar ince açarsanız kurabiyeler o kadar lezzetli olacaktır. 30-35 cm çapında bir kalıp belirleyin ve açtığınız hamuru bu kalıpla yuvarlak kesin. Kestiğiniz bu daireyi sigara böreğinde yaptığımız gibi 8 eşit üçgen halinde kesin. Geniş tarafına elmalı harçtan koyun ve iki kenarını kapatarak rulo yapın. Yağlı kağıt serdiğiniz tepsiye hazırlanan kurabiyeleri dizin. 170 dereceli fırında üzerlerini kızartmadan pişirin. Soğuyan kurabiyeleri bolca pudra şekeri serperek servis edin.
Afiyet olsun
Soğanlı Milföylü Kiş
Soğanlı böreği ilk nohut oda bakla sofanın blogunda görmüştüm ve görüntüsüne bayılmıştım. Bizim evin erkekleri yemez , ama kendim için yaparım demiştim.Çünkü eşim yoğun soğan tadı olan şeyleri sevmez e erayda malum daha küçük ne bilim sevmeyeceğini düşündüm.
Haftasonu yaptım eşim koca 3 dilim ,eray ise koca bir dilim yedi yani bizim evin erkekleri bu tada bayıldı . Ben mi ancak bir dilim yedim, belkide soğanları daha küçük doğrasaydım bana da tadı hitap edecekti.En kısa zamanda soğanlı daha küçük doğrayı tekrar yapacağım. Aslında tarif yukarıda link verdim orada var ama her zaman söylediğim gibi kendim için tekrar yazıyorum.
- 4 adet soğan
- yarım kilo mantar
- Yarım salam(ben 2-3 tane kullandım)
- 3 yumurta
- 1 küçük paket krema
- 2 avuç rendelenmiş kaşar(1 su bardağına yakın kullandım)
4 adet soğanı ay şeklinde doğranıp (ben galiba biraz büyük doğradım) mantar ile sotelenir. 3 yumurta çırpılır içine krema ,salam ve kaşar eklenerek harmanlanır. Tepsinin altı tek kat milföyle döşenir(kare borcam kullandım).Milföyün üstüne önce soğanlı mantarlı karışım(yani ben öyle yaptım)sonra yumurtalı karışım eklenerek fırına verilir Afiyet olsun
Pazartesi, Mart 08, 2010
Yumurtalı Ekmek-Düşler Tarlası
Hafta sonu kahvaltıda değişik ne yapabilirim diye gezerken Mekanımız Mutfakta rastladım bu tarife.Daha önceden yapıp denemiş çok beğenmiştim ama makinem bozuk olduğu için yayınlayamamıştım pazar günü tekrar yapıp yayınlamak istedim. 1 de1.com adresinde aslında detaylı olarak tarif mevcut ama ben elimin altında olmasını istediğim için tekrar yazıyorum.
9 adet tost ekmeği (11 adet kullandım)
½ kangal sucuk
4-5 adet küçük yada 2-3 adet büyük sosis
2 çorba kaşığı yoğurt
3 adet yumurta
150-200 gram kaşar peyniri
1 tatlı kaşığı margarin (ben 2 yemek kaşığı sıvıyağ kullandım)
Birkaç sap maydanoz Tuz, karabiber, ve kırmızı biber
3 yumurta çırpıldıktan sonra içine yoğurt konularak tekrar çırpılmaya devam edilir.Yağ eklenerek çırpılır.Tuz ,baharatlar ve maydanoz eklenir.Sonra kaşar, sucuk ve sosis eklenerek tost ekmeklerine sürülür, yağlı kağıt serilmiş tepsiye dizilerek önceden ısıtılmış fırına verilir(ben 180 derece fırında 15-20 dakika pişirdim)
Bıcı Bıcı
Pazar günlerinin benim için en güzel yanı küçük prensimle bütün gün vakit geçirmek ve ona bıcı bıcı yaptırmak.Haftaiçi anneannesi ya da babaannesi banyo ettirdiği için mutlaka pazar günü öğlen uykusuna yatırmadan önce rahatlaması açısından banyo ettiririm.Yazın ise sabah -akşam yaptırdığım için yaz akşamları bıcı bıcıya yetişiyorum ama kışın ancak pazarları oda eğer dışarıya çıkmayacaksak. Birazdan meyvesini yiyip uykuya gideceğiz.
Perşembe, Mart 04, 2010
Yoğurtlu Patatesli Havuç
Annemin on beş günde bir günü var ve her gittiğinde değişik bir tarif gördüğünde hemen tarifini sor,yapalım derim. Son gittiği günde patatesli havucu yediğinde çok beğenmiş ve bana da anlattı, bir türlü fırsat bulup deneyemedik. Dün akşam misafirlerimiz geleceği için anneme bu yoğurtlu patatesi yapalım dedim . O gün herzaman ki gibi herşey üst üste geldi zaten gelmeliydi kural bozulurdu yoksa.
İlk önce eşim Ayla benim acil toplantım çıktı 22,00 geleceğim dedi, ama misafirler dediğimde uzun süre telefonda sessiz kaldı çünkü unutmuş. Sorunlu bir konu var toplantıyı iptal edemem ama erken çıkmaya çalışacağım sen eve tek gitmen gerekiyor dedi.(araba eşimde kaldı)
Tüm planlarım bozuldu, Erol erayla ilgilenir annem de bana yardım eder çarçabuk hazırlanırım demiştim oysa. Herzaman ki saatimden geç gittim eve ,Eray herzamankinden yavaş yedi yemeğini evde de epey oyalandık, ben stres topu haliyle. Allahtan bir akşam önce geç yatıp çoğu şeyi hazırlamıştım sadece bu tarif kalmıştı.
Derin bir nefes alıp annemle girdik mutfağa, çünkü Eray peşimi bırakmıyor, annem erayla ilgileniyor ,ancak erayın çığlıkları eşliğinde sadece patatesleri yoğurabildim, sen çocuğunla ilgilen ben yaparım dedi. Eray da haklı haliyle annesini görmemiş tüm gün, başka şeyle ilgilenmesine tahammül edebilir mi hiç.
Aldım kucağıma uzun bir süre ana-oğul sarıldık, öpüştük, koklaştık hasret giderdik. Allah razı olsun annemden patatesli havuçu hazır etti, börekler pişti,dolmayı zaten daha önceden annem pişirmişti, tatlıda hazır ama ben hazır değilim.Mutfağı toplayıp bir koşu bende giyindim ki zil çaldı, eşimde misafirler gelmeden tam 5 dakika önce eve gelmişti. Yüzümüzde kocaman gülümseme misafilerimizi ağırladık.En çok da Eray sevindi çünkü kendisine oyun arkadaşı geldi, arkadaşını görür görmez ayyy bebek dedi. Arkadaşı 13 aylık Eray 18 aylık ya kendince delikanlı oldu, arkadaşı ise bebek :)Evet fotoğraf daha güzel olabilirdi daha güzel bir sunum yapılabilirdi, inşallah bir dahaki sefer. Fotoğrafı bile misafirlerimizden izin isteyip çektim ,biraz şaşırdılar ama blog için olduğunu anlatınca anladılar.Lafı çok uzattım gelelim tarifimize
3 adet büyük boy patates
3 adet havuç
1 bağ dereotu
1 adet soğan
Sarımsak Yoğurt Sıvıyağ tuz, kırmızı biber
1. Patatesler haşlanır, rendelenir ,dereotu(ben bir bağın hepsini kullanmadım) ince ince kıyılır.
2. Patates, dereotu, tuz ve biraz kırmızı biber (çünkü üstüne de kırmızı biber atılacak) hep birlikte yoğurulur. 3.Soğan yemeklik doğranıp sıvıyağ ile pempeleşinceye kadar kavrulur.
4.Havuçlar rendelenerek, tavada kavrulur.
5. Patatesten elma büyüklüğünde parçalar koparılarak yuvarlak yapılır. Yuvarlakların içi çanak şeklinde açılır ve biraz havuç konur.
6. Sarımsaklı yoğurt hazırlanıp patateslerin üstüne dökülür.Üzerine yağlı kırmızı biber gezidirilir.
Afiyet olsun.
Pazartesi, Mart 01, 2010
Patatesli Omlet
Resim çekme işine biraz daha zaman ayırmam lazım ama nasıl? Ev, iş ,çocuk derken o kadar az zamanım kalıyor ki, hatta zaman yetmiyor bile. Bu konuda zaten kabiliyetim yok ,madem bloga devam edeceğim vakit tez zamanda yaratılmalı.
Beğenerek takip ettiğim Devletşah'ın sitesinde mutlaka yapmalıyım dediğim tariflerden biride patatesli omletti. Patates ile yumurta bir araya gelip de hiç kötü sonuç çıktığını gördünüz mü ?İlk okuduğumda çiğden yapılınca patates nasıl pişecek diye düşünmüş olsamda kısık ateşte yapılınca ağızda dağılan çok güzel bir omlet çıkıyor,pazar kahvaltılarında favorilerimiz arasına girdi bile.Hem küçük prensimde bayıldı,yerken ağzını kocaman açıp ımmm diyor annesine bundan daha güzel bir mutluluk olur mu?
1 adet patates
1 yemek kaşığı un
1 adet yumurta tereyağ (ben biraz sıvıyağ kullandım)
tuz (ben biraz da karabiber kullandım)
Yumurtayı kırıp çırpın,içine unu katıp tekrar çırpın,sonra rendelenen patatesi ve tuzu ekleyerek karıştırın.Sıvıyağı biraz kızdırdıktan sonra patatesli harcı tavaya (kapaklı olması lazım)döküp üstünü düzeltin. Her iki tarafı kızarana kadar kapağı kapalı şekilde ağır ateşte pişirin.
Not : Ben bu malzemeleri iki katına çıkararak geniş bir tavada yaptım,dikkat edilecek konu patateslerin çiğ kalmaması için gerçekten ağır ateşte ve ağzı kapalı şekilde pişirilmesi.
Beğenerek takip ettiğim Devletşah'ın sitesinde mutlaka yapmalıyım dediğim tariflerden biride patatesli omletti. Patates ile yumurta bir araya gelip de hiç kötü sonuç çıktığını gördünüz mü ?İlk okuduğumda çiğden yapılınca patates nasıl pişecek diye düşünmüş olsamda kısık ateşte yapılınca ağızda dağılan çok güzel bir omlet çıkıyor,pazar kahvaltılarında favorilerimiz arasına girdi bile.Hem küçük prensimde bayıldı,yerken ağzını kocaman açıp ımmm diyor annesine bundan daha güzel bir mutluluk olur mu?
1 adet patates
1 yemek kaşığı un
1 adet yumurta tereyağ (ben biraz sıvıyağ kullandım)
tuz (ben biraz da karabiber kullandım)
Yumurtayı kırıp çırpın,içine unu katıp tekrar çırpın,sonra rendelenen patatesi ve tuzu ekleyerek karıştırın.Sıvıyağı biraz kızdırdıktan sonra patatesli harcı tavaya (kapaklı olması lazım)döküp üstünü düzeltin. Her iki tarafı kızarana kadar kapağı kapalı şekilde ağır ateşte pişirin.
Not : Ben bu malzemeleri iki katına çıkararak geniş bir tavada yaptım,dikkat edilecek konu patateslerin çiğ kalmaması için gerçekten ağır ateşte ve ağzı kapalı şekilde pişirilmesi.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)