Efendim geldik bir mim daha cevaplamaya.
Nil'cim saolsun mimleşim beni öncelikle teşekkür ediyorum kendilerine ve hemen cevaplara geçiyorum.
Mesleğin seni mutlu ediyor mu?
Hayır etmiyor ,çünkü insanları memnun etmek gerçekten zor.Çok nadir zamanlarda kayışları sıyırdığım zaman azcık şikayet ederim.Aslında ortada şikayet edecek bir durumda yok yani olmamalı.Şunu düşünürüm peki mutlusuzluğu gidermek için başka meslek seçmeği hiç denedin mi?Cevabı çok aşikar olduğu için konuşmaya çok da hakkım olmadığını düşünüyorum.
Dilediğin meslek miydi?
Hayır.Ben küçükken hep ne olmak istediğimi bilmiştim.Balerin.Sonraları klasik-modern hiç farketmez dedim ama olmadı
Yalnız mı, ilişkide yaşamayı mı tercih ediyorsun ?
Aslında bu soruyu ben mi? biz mi diye düşünmek lazım.Çok alışmıştım ben olmaya.Yani yalnız sinemaya gitmeye, kafama estiği saatte çıkıp sahilde yürümeye,istediğim zaman kabuğuma çekilmeye,hiçbir konuda kendimi zorlamamaya,kararlarımı kendim vermeye... Sonra Erol girdi hayatıma.Bir gün dedi ki bana ‘farkında mısın konuşurken bile biz demiyorsun’ Zınk diye kaldım Beşiktaş sahilinde.İlk zamanlar ne çok zorlanmıştım ben bu kelimeye.Biz olduk zamanla ama bunu yaparken ‘ben’liklerimizi de unutmadık.Kendimize nefes alacak alanlar açtık Kendimizi birbirimizin bir eşyası gibi görmedik.Yani biz ilişki içinde yalnız olmayı da bildik.
Tatsız durumlardan kaçınmak için yalan söyler misin, dürüst ol!
Söylerim.Bu yalan asla aileme,çok sevdiklerime karşı olmaz yoksa ahh o vicdanım yok mu beni rahat bırakmaz.Müşterilerime karşı söylerim.İnsanlık hali bazen unutabiliyor insan müşterim Ayla hanım 17,00 de arayacaktınız geç kaldınız der ımm kusura bakmayın şirket dışındaydın,acil bir işim vardı yeni geldim çok rahat diyebilirim.Bu beni rahatsız etmez şimdi iki tarafında gerilemesine ne gerek var...
Yabancı bir dil konuşuyor musun?
İngilizce vardı bir zamanlar,10 yıldır rahat kullanmıyorum
Rüyandaki evde oturuyor musun? taşınmak veya yurt dışına gitmek istiyor musun?
Evimden memnunum.5 odalı olsun,manzarası şuraya baksın diye hiç hayalim olmadı benim. Sadece şöyle bir hayalimiz vardı ailelerimizin değil bizim kazanıp,emek harcayıp kurduğumuz bir evimizin olmasını çok istedik.Allah’a şükür oldu da.Kendi emeklerimizle bir ev aldık fakat ailelere çok uzak gittik.O yüzden tam netlik kazanmamasına rağmen taşınma var gündemimizde. Çünkü çocuğum yollarda çok yoruluyor.Bakalım kısmet tabii
Yurt dışında yaşamayı hiç düşünmedim nedense. Evet gezeyim ama yaşamak mı hiç istemedim. Fırsatım da oldu.Okuldan mezun olduğumda Kanada’ya gönderecekti annem beni. Bağlantıları yaptı,çok çabaladı bende tık yok.Ben gitmem de gitmem diyorum.Annem ikna etmeye çalışıyor,olmadı 2-3 sene sonra dönersin dedi. Babamı işliyorum ben ’annem beni istemiyor,başkası göndermemek için çabalar benim ki başından atmak istiyor diye yalancıktan ağladım hatta dün gibi aklımda o anı.Babam masaya vurdu elini kız gitmiyor zorla mı? Heyttttt aslan babam benim...Gitmedim...Bazen sorgularım kararımı,düşünüyorum galiba annem o zamanlar çok haklıydı..
Mobilya değiştirmeyi sever misin?
Eğer şu kafayla baştan aşağıya bir ev kursaydım kesinlikle renkli,cıvıl cıvıl yani kısacası bahar gibi bir evim olurdu.Ama değiştirmeyi düşünmüyorum.Ben kurulu düzenimi seven biriyim.Hiç kimse beni tekli koltuğun yerini değiştirirken göremez.Onun yeri cam kenarındadır o kadar.Rahatsız da olmam.Hatta evdeki değişiklik beni gerebilir...
Çevreye, hayvan korumaya katkın var mı?
Çok fazla katkım yok diye düşünüyorum.Oğlumuzu hayvanlara ve tabiata karşı duyarlı bir biçimde yetiştirmeye çalışıyoruz,sokak köpeklerini ara sıra Erol’la tontalak besliyor.Oğlum ağaçlar konusunda çok hassas, hatta budanmasına bile karşı çok bağırıyor:) Diyorum ki çocuklarımız bizlerin geleceği ve onları bu bilinçle yetiştirmek en büyük sorumluluğumuz...
Televizyon ve filmleri sever misin?
Eray doğunca dizi izlemeye başladım yoksa bir türlü gece geçmiyordu.Gececi bir oğlum vardı benim.O zaman zarfında kah hüzünledim kah eğlendim yani kısaca iyi zaman geçirdim.Artık eskiye döndüm.Televizyonla arama kalın bir duvar ördüm.Aaa pardon unuttum seyrediyorum. Keloğlan, calliou ve birkaç tane daha var bazı çizgi filmlerin sıkı bir takipçisiyim.
Bırakmak istemediğin kötü huyların var mı?
Var olmaz mı?İnsanlara olduğundan daha fazla değer vermek istemiyorum bu beni gerçekten çok yoruyor.
Loto veya benzeri şans oyunu oynar mısın?
Kendi kazandığım parayla hiç oynadım.Bazen ailemi düşünüyordum da gerçekten ben onların kızı mıyım diye. Annem borsa oynar sabah erken çıkar akşam gelirdi,(bu ülkede borsada bir şans oyunu sayılır)hatta bir borsa dergisinde fotoğrafı bile vardı.Başlık mutfaktan borsaya diye...Loto,sayısal akla gelebilecek herşey oynanırdı bizde.Ben hiç sevmedim şans oyunlarını.Babam yılbaşı için alırdı herkese tek tek çektirirdi ancak işte o zaman yılda bir kere biletim olurdu benim.Evlendim değişmedi hala. Bilet alır tontalak ve bize çektirir.Söylemeye gerek var mı bilmem ama bir amorti bile vurmaz bana....
Bende bu mimi cevaplamak isteyen herkese gönderiyorum,başka mimlerde buluşmak üzere esen kalın..