Cumartesi, Şubat 26, 2011

İşte olay budur

dede ile tontalak
dede anılarını anlatıyor tontalağım can kulağı ile dinliyor, fotoğraf bu sabahtan doktoru beklerken

Bunun sonu yok biliyorsun di mi Ayla dedi.Evet biliyorum dedim Erol'a ama aklım rahat değil,çok huzursuzum sizlerle konuşmayınca daha çok kendi halime çekilip felaket senaryoları yazıyorum, senoryanın içine akıp kendimi inandırıyorum.Birşeylere geç kalma korkusu var ya işte o, içten içe beni ele geçiyor o nedenle bir kere daha gidelim doktora,belki huzur bulurum. Peki sen bilirsin dedi saolsun.

İlaçları kullandığımız halde hala kulaklarını çekiştiriyor. Tamam kabul ediyorum fazlasıyla pimpirikli biriyim de şöyle de birşey var doktorlara da tam güvenemedim bir türlü, birinin var dediğine diğeri yok dedi zamanında.İşten izin almayalım diye 10 gün öncesinden cumartesi yani bugüne randevu aldık. Cumartesi nöbetleri değişince çocuk oyunu, ahretliğimle buluşup çocukları kaynaştırma projeleri iptal oldu sadece doktor ile randevu sabah çok erken olduğu için biraz işe geç gelirim diyerek sabahın köründe düştük yollara. Babamız işe gitti bize dedemiz eşlik etti Allah razı olsun ona da.

Doktorun yanına girince tedirgindim, çünkü Erayım doktorlardan çok korkuyor.O kadar güzel, samimi karşıladı ki bizi şaşırdım.Zaten tontalağımın da keyfi yerinde olmalı ki Acıbadem (hastanenin adını görür görmez çıkmak ister, girmez)yazını görünce ağlamamıştı .

Eray'la ilk başta sohbet etti,rahatlattı ,keyifli bir iletişim kurdular.Kim ne derse desin akademik geçmiş ne kadar iyi olursa olsun çocuk doktorların da ,çocukla iletişim benim olmazsa olmazlarımdandır.Ve yavaş yavaş muayeneye geçti kulağına bakabilir miyim Eray diyerek önce benim, sonra Eray'ın gönlünü fethetti.Normalde şimdi de kulağına bakacağım annesi Eray'ı kucağınıza alabilir misiniz? ya da şuraya oturtun derler ya bu doktor böyle yapmadı.

Hu huuu evlatcağızım artık 2,5 yaşında bir birey:)* onun vücuduna dokunmak için tabiki ondan izin almalısınız .O sebeple ağlama krizine dönen muayenelerimiz güle oynaya gerçekleşti. Şimdi de boğazına bakabilir miyim Eray ...El cevap aaaaaa diye kocaman ağız açmalar, gittiği basketbol da olanları anlatmalar golllllll yapmışlar. Sanki doktor için sadece biz varmışız gibi uzun uzadıya muayene etti,sohbet etti. Halbuki 1,5 ay önce aynı hastane farklı doktor bugün çok yoğunum bugün çok yoğunum diyerek daha odaya gireli 5 dakika bile olmamışken bizi taciz etmemiş miydi?Neyse sonunda doktorumuzu bulduk çok şükür.

Kulakları temiz hem de tertemiz hiçbir şey yok, belli ki alışkanlık yapmış dedi. Sakın kulağını çekiştirme demeyin üstüne hiç gitmeyin Eray'ı hem nörolajik hem fiziksel anlamda çok sağlıklı gözlemledim, benimle de çok rahat iletişim kurdu dedi.Kulaklarını çekiştirdiği zaman sakın ilgilenmeyin dedi de demesine büyüklere taa en baştan beri bunu anlatamıyorum ama.

Boyuna, kilosuna baktı ilk defa gittiğimiz için beslenmesi hakkında bilgi aldı, tavsiyelerde bulundu. 99 cm boyunu ölçünce bir bana bir Eray'a baktı ailede iri yarı birileri var di mi? dedi.Yok canımmm o bakışı hakaret olarak algılamadım pigmelerden bir tık yukarıda olduğumu farkındayım ve bu acı gerçekle yıllar önce yüzleştim:))) Şaka tabiiki bir yana babamız ehh işte 1,90 falan dedik.Hem ailevi faktörler hem beslenmesi iyi demek yaşıtlarından ileri dedi bu doktorda.

Kader mi çok inanırım hem de çok.10 gün sonra başka bir sebepten aynı doktora randevu aldık. Birşey farketti ama umutsuz değilim sadece bir olasılıktan bahsetti ,emin olmak istiyor o nedenle şu an ne yazmak ne konuşmak ne de belayı çağırmak istiyorum.Bizim demek o sebepten bugün o doktorda olamamız gerekiyormuş.Belki de annelik iç güdüsü belki de kader ....

*Eraycığım mama sandalyesinden inmene yardım edebilir miyim? diye sorduğunda büyükler kikir kikir gülüyorlar eski eve yeni adet getiriyorum diye.Yoo yeni adet değil de çocuğumu birey yerine koyuyorum sadece. Yemeğini yemene yardım edebilir miyim? bezini alabilir miyim diye sormak bile birçok krizin önüne geçiyor ve hayatımı kolaylaştırıyor onlar offff larken ben onların haline gülüyorum haberleri yok:)

4 yorum:

İkiz Annesi dedi ki...

Öncelikle çok sevindim canım birşey çıkmamasına.
İyi doktor bulmak gerçekten de çok zor 2,5 senede kaç tane doktor kaç tane prof. değiştirdik inan sayamıyorum artık.Ya doğru düzgün ilgilenmezler ya da maalesef doğru teşhisi koyamazlar.Bu yüzden ben de güvenemiyordum son doktorumuzu bulana kadar.Şimdilik iyi gidiyoruz inşallah problem çıkmaz.

Bu arada bence en doğru olanı yapıyorsun sormakla aynı taktiği kullanıyoruz demek ki:)
Bende kızlara sorarım mesela montlarını giyiyorlar"annecim yardım etmemi istermisiniz"diye sorarım hayır cevabı alırsam da sabırla beklerim.Hem onların kendine olan güvenleri yerine geliyor,hem de kendi başlarına bir şeyler yapmanın haklı mutluluğunu yaşıyorlar.
Keyifli hafta sonları dilerim canım:)

Ayla dedi ki...

Aylin aslında Eray doğana kadar öyle bir fobim yoktu ama Phapa teşhisi koyulana kadar öyle çok yıpratılar ki bizi ailecek hep önyargı ile gidiyorum doktorlara

Evet öyle bir dönemdeler ki herşeyi men yapacağım men yapacağım dönemi.Gereksiz yere kriz çıkarmanın hiçbir anlamı yok birde bunu bizim büyüklere anlatabilsem sana da Aylin ailen ile birlikte huzurlu haftasonları

Nil dedi ki...

Lütfen 10 gün sonra da böyle güzel bir post yazın. ama o güne kadar da iyi düşünün iyi olsun ltf.

bizim dr ziyaretlerimiz hala fiyasko maalesef. hastanenin kapısından başlıyor ağlamaya.

Ayla dedi ki...

Küçük mucizem çok teşekkür ederim iyi dileklerin için bu sefer evrende şaşırıyor halime güzel düşünüyorum

Malesef çocuklar bir kere korktu mu doktordan sevmesi çok zor oluyor,inşallah muayenelerinizin oyuna dönüşür de küçük prenses hiç ağlamaz