Perşembe, Mayıs 22, 2014

Kireksiyon



İşyerinde öğlen yemeğinde çıkan kolayı annemlere götürdüm. Ben asitli içeceklerin hiçbirini ağzıma sürmem. Erol tutkundur ya o içer dedim. Kapağı açtı ve neredeyse küçük şişeyi bir dikişte içti. Bende ki surat görülmeye şayan. Ekşimik bir surat, adam sanki zehir içiyormuş gibi bir ifade. Bence gibisi fazla. Resmen zehir içiyor adam.

Kolayı içti kapağı tontalak kaptı. Evladım altın bulmuş gibi sevindi. Annecim bu benim olabilir mi dedi. Olsun tabi dedim. Merak edemeden de duramadım. Ne yapacaksın ki kola kapağını..

Annecim kireksiyon yapacağım
 
dedi. Kireksiyonun ne olduğunu anladım tabi. Ama anlamamış gibi yaptım her zaman ki gibi. Bu blogu takip eden bilir başka türlü anlat oyunumuz vardır bizim. Başka kelimelerle anlat kireksiyonun ne olduğunu.

Kireksiyon biriktirmek demek annecim. Pul biriktirsin, kapak biriktirirsin o biriktirdiklerine de kireksiyon dersin.

dedi. Ha koleksiyon demek istiyorsun sen anladım ben seni. Evet kireksiyon annecim. Bu kelimeyi ilk defa kullanıyorum ya o yüzden söyleyemedim. Kullandıkça öğrenirim.


Çok hoşuma gitti bu diyalog çok. Aklıma geldikçe gülümsetti.Çocukların büyümesinin bence en güzel yanı farkındalıkların artması ve baldan tatlı lafları...


3 yorum:

ayak izleri-sevgi dedi ki...

ay erayım sen çok yaşa emi.. ben de düşünüyorum ne olabilir acaba diye..
bu kelime oyununu bizde yapıyoruz.. biz daha küçük olduğumuzdan biraz daha zor çıkıyor kelimeler.. :)
kullandıkça öğrenirim kısmıda şahane.. aferin benim güzel oğluma..

Ayla dedi ki...

Sevgi uzun süre tontalak tontalakça konuştuğu için alıştım galiba şak diye bu koleksiyon olmalı dedim:) evet en çok bende o kısmı sevdim zaten. Söyleyemediğinin farkında olması ve bunu zamanla söyleyebilecek olmasını düşünmesi beni mest etti.

Yunkabu dedi ki...

:))) kuzu yaa