Bugün anlatmaya en sondan başlayacağım. Uyku vakti geldi artık küçük bey ben uyumam dedi. Baktım duruma kriz çıkacak gibi. Daha uyku lafı açılır açılmaz tepinmeye başladı ki normal de böyle yapmaz tontalak efendi. Hani bir dönem anne olmak demek tarzında yazılar olurdu herkes bir şeyler karaladı.Her şeyi sondan takip eden ben der ki ;
Anne olmak demek çözüm üretme kabiliyetini geliştirmek demek
-Bananeeeee ben uyumaya gitmeyeceğimmmmmm
-Eray'cım bugün çok yorucu bir gündü, işte çok yoruldum.Bu zamana kadar hep ben seni uyumaya götürdüm, rica etsem bu akşam sen beni uyutamaya götürür müsün? Çok yorgunum.
Sessizlik (Eray durum değerlendirmesi yapıyor böyle durumda sessizlik hayırlara çıkar)
-Tanam annecim dedi ya içimden dedim ki Anne:1 - Tontalak:0
Yatağa yattık annecim ben seni uyutuyorum ya ninni söyleyeyim sana dedi.
Dandini dandini dastana , danalar girmiş bostana, kov danayı, yemesin bostanı :) şeklinde ninniyi söyledikten sonra bir beş dakika sonra sessizlik. Küçük bey uyumuş.
Anne :2 -Tontalak :0. Önümüzdeki maçlara bakacağız artık. Bu akşam için taktik bulmam lazım.
Çocuk sanki ertesi gün bisiklet yarışına katılacakmış gibi Erol her akşam yemeğinden sonra bisiklet kullanmaya götürüyor. Aslında iyi de oluyor Eray eve çok mutlu geliyor. En yakın arkadaşı Erdem'de parkta oluyor ya değmeyin keyfine.
Dün saat 17.00 gibi telefon geldi Eray beyden. Der ki ;
-Annecim dün Erdem'de parktaydık ya
-Eeee
-Ben sordum yarın okul bitince müsait misin?
-Eeeee
-Annecim Erdem müsaitmiş. Sen işten gelince Erdemlere gideriz.
-Eray'cım gidemeyiz (lafımı bitirmeden)
-gideriz annecim Erdem müsaitmiş
Vay anası sayın seyirciler çocuklara bak. Erdem'in annesinin, benim müsait olmamamızın ne önemi var.
Dün Emirgan'a pikniğe gidildi malum yazmıştım. 5-6 yaşlar. Şakayla karışık öğretmene telefonda Allah kolaylık versin bu kadar çocuğa nasıl göz kulak olacaksınız çil yavrusu gibi sağa-sola dağılacaklar dedim .Ayla hanım veliler de gelir diye yapmıştık programı gelmeyecek misiniz dedi? Evet gelmek çok isterdim AMA.
Yok sergi için izin al, toplantı var izin al, parti var izin al.. Babamın işyeri değil ki. Evet babamla aynı kurumda çalışıyorum ama babamın değil. Neyse Allah bin kere razı olsun anneanne ben giderim o kalabalıklarda yalnız koymam torunumu dedi. İyi ki de gitmiş. Ayla o kadar kalabalıktı ki Emirgan görsen pazar yeri.
Eray'ın okul ile ilk pikniği idi ya çok merak ettim neler yaptı diye. Annem der ki arkadaşlarıyla oynamadı o böcek, toprak, çayır çimen peşindeydi. Fotoğraflara girmek istemediğini söyledi. Yaramazlık yapmadı ama ne bilim üzüldüm dedi.
Hırçınlık, yaramazlık ya da ne bilim öyle şeyler yapmamış. Yapmaz da. Lakin annem Eray'ı uyumsuz olarak tanımladı. Futbol oynamak istememiş arkadaşlarıyla, fotoğraflara girmemiş. İstemiyorum demiş kısa ve net. Eskiden bende öyle olduğunu düşünürdüm hatta gittim bir bilene. Sorun yok,Eray ne istediğini bilen bir çocuk, farklı düşünme becerileri olan bir çocuk dediydi.
Bence de sorun yok. Bence sorun bizde.Tüm küçüklüğüm aman ayıp olmasın oynayayım , aman ayıp olmasın söyleyeyim diyerek yapmak istemediğim şeylerle geçti. Birilerini memnun etmek, karşılığında aferin almak doğal olanıydı. Halbuki ne yanlış. Hayır demeyen, diyemeyen, ne istediğini bilmeyen, bilemeyen bir nesil yetiştirdiler. Şükür ki bazı şeyler değişmeye başladı.
Akşam eve gittiğimde Eray'cım piknik nasıldı dedim. Çok güzeldi dedi. Eğlendin mi dedim. Çok eğlendim dedi ya daha ne olsun.
Bu ara tontalak fotoğraf çekmeye pek meraklı. Cep telefonlarımız kendisine yasak olmasına rağmen boşluk bir anı yakalayıp şak şuk fotoğraf çekiyor. Beni çekmiş, fotoğrafı görünce
-Aaaaa Eray ben çok kötü çıkmışım,ben böyle miyim dedim. Hay dilimi eşek arıları sokaydı da demeyeydim.
-Annecim sen birazcık yaşlandın, birazcık kilo aldın ya ondan öyle çıkmıştır.
The person you have called can not be reached at the moment. Please try again later.
Okul ile ilk piknik : 28/05/2014
Yer : Emirgan
Hissiyat: Mutluluk
Not: Evden çıkmadan bisiklet kullanırken fotoğraf çektirmem istersen şimdi çek dedi tontalak bana. Çektirmezmiş çünkü tikkatini dağıtıyormuş. Ben de bir pozcuk çekeyim dedim çıkmadan. Neyse efendim şaşkınlığım geçtikten sonra dedim ki Eray'cım birazcık gülsene. Gülemem annecim bu kıyafetle, bu pozla ciddi durmam lazım dedi. Ciddiyetini seveyim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder