Akşam işten çıkışta tontalak bayılacak bu kitaba bayılacak diye eve vardım.Kapıyı açtı hojjjgeldiniz dedi herzaman ki gibi bende arkamda sakladığım kitabı göstererek sürpriz diye bağırdım.Apartman sakinlerinden bu vesile ile özür dilerim kapının önünde o biçimde cırlamak istemedim lütfen heyecanıma verin.Kaşlarını çattı hemen onu geri getir dedi arkasını döndü ve salona girdi.Ama ama ama diye diye peşinden gittim sonra sebebini anladım onsuz kitapçıya gittiğimi zannetti.Ekmek musaf çarpsın ben kitapçıya gitmedim, hem sensiz kitapçıya gidecek kadar cesur değilim, bu bir hediye... .neler dedim neler inanmadı bir süre trip attı,kitabın yüzüne bakmadı.Böyle durumlarda uygulanacak tek bir taktik biliyorum ben onu uyguladım... Eray’a hiç laf atmayarak direk Erol’la konuştum.Erol biliyor musun küçük bir su aygırı var kitapta şarkı da söylüyor galiba su aygırı olmaktan çok mutsuz neyse güzel bir kitaba benziyor diyerek kitabı tontalak efendinin görebileceği bir yere koyarak hiç ilgilenmedim.Bu arada ben doğurduğum evladımı eh bilirim.Gözümün bir ucuyla bakıyorum bir süre sonra tontalak efendi masala doğru çekiliyor,çekiliyor,çekiliyor bingo elinde.Önce kaçak göçek resimleri inceledi sormamak için kendiyle mücadele etse de ahh şu merak yok mu? Sorular sormaya başladı gel kucağıma okuyayım dedim.Hoş biz bir masalı okumaktan çok tartışırız.Çünkü her cümlenin sonunda tontalak efendi mutlaka bir soru sorar ne okudum nerede kaldım hep kafam karışır.
-Neden annecim su aygırı yere düştü
-Çünkü Eray’cım su aygırları maymunlar gibi değil, daha şişman daha iri o yüzden ağacın dalı su aygırını taşıyamadı ve kırıldı
-Immm yemek yemesin cücülsün(küçülsün) sonra ağaca çıksın,ağaç kırılmaz o zaman
-Eray’cım o küçük bir su aygırı ve büyüyebilmek için yemek yemeli( anne kişisin görevi fırsatını bulduğu anda mesajlar da vermeli).
Bizim masal okuma işimiz dakikalarımızı alsa da tontalak Mutlu Su aygırını çok sevdi.Teşekkür ederiz Nil hanım Teyzemiz...
Efendim şimdi diğer haber başlıklarına bir göz atalım.Tontalak efendi çok huysuz, Tontalak efendi rahatına çok düşkün ,Tontalak efendi çok hazır cevap,Tontalak efendi maalesef ki üslubu çok değişti...
Tontalak efendi çok huysuz haber başlığının ayrıntılarına bir göz atalım.Bilindiği üzere havalar çok sıcak.. Bir hatırlatma yapmadan geçmeyelim kronik kalp hastaları(annecim sana söylüyorum),hamileler(Bahar sana söylüyorum)yaşı 33 olanlar(yaşımın 33 olması tamamiyle bir tesadüf) bütün işlerini bırakıp tüm gün yan gelip yatsın zira bu havalar pek fena...Neyse efendim ne diyorduk hava çok sıcak ve tontalak efendi bu sıcaklardan çok rahatsız. Annanemiz iki-üç saatte bir klimayı kapatıp evi havalandırıyor malum klima denilen şey pek de masum değil.Pencereyi açınca tontalak terlemiş ve anneanneye bakalım ne demiş.Söz sende Züleyha Sultan
-Anneannecim yaptığını biyendin mi?(bu arada boğazını siliyor)
-Evet beğendim
-Ben hiç biyenmedim
Zamane çocukları dedikten sonra diğer haberimize geçelim.Tüm gün anne ve babasını görmeyen tontalak efendi anne eve adımını atar atmaz oyun bombardımana tutar.İki akşam önce korsancılık oynayalım dedi.Tuvalet kağıdının boş rulosunu alıp dürbün yaptı karaya çıkıp halıya ay pardon kuma bir X işareti yapıp buyada hazine var dedi.Hazineyi bulmak için o zaman dur bir kürek getireyim de kazalım dedim.Ben kazıyorum küçük korsan beni izliyor.Bu arada hizmeti de iyi onu inkar edemem
-Korsan açıktın mı
-Evet açıktım küçük korsan
-al bu yemekleri ye ,korsan yoyuldun mu? gel biyaz uyu
-Evet dinlensem iyi olacak
-tamam kazmaya devam et
-Pardon küçük korsan buraya geldiğimizden beri ben kazıyorum neden sen kazmıyorsun
-Çünkü bu senin fikrindi
Tontalak efendinin genetik yapısından mı(babası da çok ehl-i keyiftir) yoksa yetiştirilme tarzından mı bak bu konu tartışılır(Z takımında bu konu tartışılacak) çok rahatına düşkündür.Baba uzaklarda olup araba olmayınca otobüs ve metroya bindireyim dedim hem can sıkıntısı geçsin hem de alışsın.Giyinirken otobüse bineceğimizi söyledim ve dedi ki
-Opobüste klima var mı annecim
-Evet var
-Hee tamam o zaman...peki tooolet (tuvalet) var mı?
-Hayır Eray’cım yok
-Ama ya benim çişim gelirse
-Herzaman yaptığın şeyi yapacaksın Eray yani tutacaksın..
-annecim
-efendim
-Opobüsü boşver daksiye (taksi) binelim
Son olarak ise tontalak efendinin değişen üslubundan kısaca bahsedip haber bültenimizi bitirelim.İstediği şeyi vermeyen bana o kadar sinirlendi ki ofoolll buyadan dedi.Ofolun ne demek olduğunu bir an anlamadım acaba başka türlü anlat oyununu mu oynasak demeye kalmadan zaten başka türlü anlattı.İşaret parmağı ile kapıyı göstererek ofooll hemen dedi.Defol mu dedim hemen gözlerim annemi aradı annemin ağzı bu arada bir karış açık kalmıştı. Tontalak efendinin en hassas noktası ağlayan insanlar yani ağlayan bir insan görünce dayanamaz,çok üzülür.Bunu bildiğim için gidip merdivende ağladım yani mış gibi yaptım. Banane o da bana defol demeseymiş.Şimdi hangimizin daha çocuk olduğunu tartışmanın zamanı değil.Geldi yanıma sarıldı bana annecim ben seni gandırdım,şaka yaptım....Sonra öpüştük,koklaştık ve MUTLU SON.
Tontalak efendiden haberler kısaca böyle sayın izleyici.Şimdi spor haberleri...2012 Londra Yaz Olimpiyatları bugün start verdi ailecek çok heyecanlıyız inşallah Türk bayrağını birçok kez dalgalandırırız.Kendilerine canı gönülden başarılar diler kalbimizin onlarla orada attığını söylemek isteriz
Hava durumunu ise ünlü üstadın şu gözleriyle bitirmek istiyorum...Sıcak çok sıcak daha da sıcak olacak..
Bir daha ki bültenimizde buluşmak üzere esen kalın..
24 yorum:
Merhaba..
Ben bu tontalak efendinin çokbilmişliklerine, kıvrak zekasına hayran kaldım :)
Allah hakikaten kolaylık versin sana :)
Zamane çocukları işte :) Zekalarına hayran kalmakla birlikte çok gülüyorum :) sevgiler..
Nasıl bilmiş bu Tontalak bey böyle. Hoş senden almış bence baksana sen de alttan alttan mesajları gönderiyorsun Ayla' cım :)
Kitaba biz de bayıldık bu arada, anlamadı ama sevdi anneler bilir dimi :)
:))))
Tontalağım hazır cevaplılığın hiç bitmesin ömrü boyunca devam etsin, inan işine çok yarar. Ama anneye karşı dikkat dikkat, kırmayın bizi :D
evet hamileyim evet 35 yaşındayım, işte ne işim var benim yatmalıyım :D
Oytunla Hayat;annem dedi ki akşam Ayla siz bu çocuktan çok çekeceksiniz...Bende dedim ki banane niye ben tek çekiyormuşum hep birlikte çekeriz:))Şaka bir yana bazen öylece kalıyorum ne yaapcağımı bilemiyorum.Bu arada Allah hepimize kolaylıklar versin,zamane çocukları bambaşka
Süreyya teşekkür ederim.Bizde gülüyoruz bazen ne yapalım:))Sevgiler benden
Ülker'cim anneler bilmeyecekte kim bilecek:)Annesi olarak sevdi dediysen kesinlikle sevmiştir.İnşallah annesi gibi kitap dostu bir kız olacak Lara'cım.Arada cümleri mesajla süslemek iyidir sonra farklı düşüncelere kapılmasın..Ağaca çıkabilmek için küçük olmam lazım onun içinde yememeliyim gibi:))Ahh bu anneler herşeyi düşünmeli..
Elif'cim bizde gülüyoruz:)))
Bahar'cım amin diyelim.Tontalak da bazen bizi kıracak laflar ediyordu ne yapalım affediyoruz anne yüreği işte..Bu arada bu sıcaklarda dikkat et kendine ve miniğe.. Ha birde Yağmur'A cümle içinde Yağmur da diyelim de kızmasın bize :))
:D
çok pis mıncırcam!!!
Bahar :)
Sibel o zaman ne diyeyim buyrun tontalak senindir:))
:)) omur bu cocuklar ya:) Allah zekalarini iyi yonde kullanabilmeyi nasip etsin butun yavrularimizin... opyuyorum Ayla'cim seni ve tontolagi cok cok:)
Ayla'm ama ya, cok teşekkür ederim o senin yüreğinin güzelliği ...
Büyüyorlar, tavırlar değişiyor haydaa bu da nereden çıktı derken alısip yeni haydaaalara yelken acıyoruz
Canım Eray'im kıyamam hassas oğlum gözyaşına dayanamıyor sevgi dolu yüreğinizden operim sizi :)
Kimin cocuk oldugu meselesine gelince senin sesindeki o civiltidan belli içindeki ve kalbindeki çocukla ve dunya tatlisi caniiim cocuğunla ,bu çocukluğu kaybetmeden büyüyün inşallah :)
Günümün en en zevkli yazisiydi öpüyorum Erayì...
"Çünkü senin fikrindi", çok konuşma da kazmaya devam et Ayla hanım.
Allahım bittim bu cevaba :D yazarken bile gülüyorum.
Aylacım Eray hemen geri adım atıyor kötü bir şey söylediğinde falan. Ama Ece, Nuh diyor peygamber demiyor. Ağlasam da yırtınsam da gönlümü kazanmaya çalışmıyor. Ben de duymazdan gelemiyorum. Şu aralar bizim de en büyük sorunumuz bu dilimiz.
Bizi habersiz bırakmayın e mi? Havalar nasıl olursa olsun, sizin havanız hep güzel olsun :)
ayla ben okurken aklıma ilk bu çcocukların konuşma süreçleri aklıma geldi ne kadar zamn hızlı geçiyor ve unutuyroum sanki.düne kaadr ay bu çocuk ne zamn konuşacak diye hayıflanır senin gittiğin doktor(doktor değildi ama hatırlayamadım şimdi adını)un dediklerini merak edip uygulamak istemişttiim.Şimdi de susturamıyorum resmen
nedense kayıtı okuyunca geriye gittim:)
Seyhan'cım amin inşallah:))Bakalım neler duyacağız zamanla dediğin gibi iyi yönde olur inşallah..
Nil'cim çok teşekkür ederim güzel yorumun için.Zaten postlardan da anlaşıldığı üzere birlikte büyüyoruz:)Şaşırmayacağım alıştım diyorum sonra dediğin gibi yeni hoppalalar giriyor hayatımıza bakalım daha daha neler girecek hayatlarımıza.Hediyen için tekrar teşekkür ederim...
Bir Terazi Kızı.,teşekkür ederim beğenmene sevindim..Sevgiler
Nilhan bende çok sevdim bu cevabı ne bilim öyle bir cevap beklemiyordum ilk defa duydum:))
Eray alır alır özellikle ağlayan bir insan söz konusu ise.Gandırdım,şaka yaptım,yanlışla oldu gibi kelimelerle kazı çevirir:))Lakin bir şeye evet dedi ya da hayır dedi ya ondan asla geri dönmüyor bizim de böyle bir sorunumuz var çok inatçı..
Sezobigo o geriye gitmeler bizde de oluyor.Erol bazen soruyor konuşma terapistine getirdiğimiz çocuk bu mu diye..Ne kadar kaygılanmıştık pardon kaygılandırılmıştık.Bugünümüze şükürler olsun diyorum her haliyle...
Yorum Gönder