Perşembe, Mart 10, 2011

Tazmanya Canavarı 2,5 yaşında

eray

Tontalağım artık 2,5 yaşında.Aslında ben bu yazıyı blogumun kapandığı gün yazacaktım yani kafamda öyle tasarlanmıştım.Sabah işe geldiğimde bu siteye erişim mahkeme kararı ile engellenmiştir yazısını görünce keyfim kaçmıştı, belki de bu konu o günü hatırlattığı için bir türlü elim varıp da yazamadım.

Geçen hafta şehir dışından gelen arkadaşlarımız eve gireli daha yarım saat bile olmamışken Ayla, eray ne kadar yaramaz böyle dedi. Yaramaz mı henüz hiçbir şey yapmadı ki diyerek güzel başlarına gelecekler konusunda pis pis sırıtarak aslında bir nevi uyarmıştım.Hani dedi hatırlar mısın bilmem bir Tazmanya canavarı vardı, hızlıca gelir, bulunduğu yeri anında darmaduman ederdi işte Eray da aynı onun gibi baksana 5 dakika içinde oda ne hale geldi dedi. Ahhh bilmem mi her gün başka bir bölümü çekiliyor bizim evde diyerek hep birlikte kahkahalar atmıştık.

Sonra arkadaşımın 15 aylık kızına gözüm ilişti tekrar tekrar karar verdim kız çocukları çok başka. Annesin yanında usul usul oturdu, yemek yerken hiçbir sorun çıkarmadı, gece uyudu, gezmelere gittiğimizde problem yaratmadı .Erayla metroya tek başına binebilir miyim? binersem başıma ne olaylar gelir diye düşündüğüm zaman geldi aklıma. Arkadaşıma bırak metroyu Duru’yla Hindistan’a bile tek başıma gidebilirim dedim, anlayın o derece yani:)Arkadaşım da her saat başı besmele çeker gibi Allah kolaylık versin arkadaşım annenlerin ve senin gerçekten işi çok zor dedi durdu artık Eray gözünü nasıl korkuttuysa.

Neyse konumuz bu değildi şimdi 2,5 yaşında Eraya bir bakalım hep birlikte:) 2 yaş dönemi kendilerini bağımsız bir birey olduklarını farkına varmaya başladıkları bir dönemmiş ya.Bu bağımsızlık duygusu artık çevresindekilerle çatışmaya her konuda inatlaşmaya da sebep olurmuş. İşte biz bu dönemi tam da hakkını vererek yaşıyoruz Allah için.

-uykun var mı Eray
-vaaaa
-peki o zaman uyuyalım oğlum
-ı ıhhhh
-ama uykum var dedin
-vaaaaa(bu va ben sana yok demedim ki der gibi ama)
-o zaman uyuyalım
-ı ıhhhh

babasıyla her akşam uyutmak için 5 parande atıp iki kerede amuda kalıyoruz, yalan yok ara sıra köprü kurduğumuz bile oluyor .

Bir de men sorunsalımız var ki lütfen onu hiç sormayın bana:)Anne men açim, anne men yapimm. Düşünün o süpürecek, o yıkayacak,o arabayı kullanacak, o asansörün düğmesine basacak, evde bozulan kırılan bir şey varsa eğer babaya özenip takım taklavatı alıp o tamir edecek.Mesela kapı çaldı es kaza ben açtım.Evde bir kıyamet kopar ki dışarıdan duyan çocuğun etinden et kopardığımızı bile düşündürür o derece yani. Gelen kişi gerisin geriye yollanır, bin özür dilenerek kapı yüzüne çat diye kapanır, kapıyı Eray’ın açması sağlanarak krizin önüne bu şekilde geçilir.

Artık isteklerini de çok net bir şekilde söyler oldu . Arabada baba haber dinliyorsa baba nay nay aç diye diretir, anne evde televizyon seyrediyorsa anne aykü(kayu) aç diyerek bize ortak oluyor her konuda.

Dışarıya çıkmaya karar verirsek eğer önce dualar edilip Allahtan sabır-güç-kuvvet-derman dilenilir sonra ya Allah ya bismillah denilerek Eray ile cenge girilir. Bezini aldırmaz, bezini alırsan pantolon giymez, pantolan giyerse gömlek hiççç giymez .Eray’ı ikna turları 15-20 dakikamızı belki de daha fazla zamanımızı alır. Benim anlamadığım konu şu; anne agga diye başımdan ayrılmaz beni yer bitirir minnacık bırakır hadi gidiyoruz o zaman dediğimizde giyinmek istemez.Neyse...

Beslenmemize gelirsek bak burada duralım işte.Allaha şükür baba gibi etobur değil, anne gibi otobur olduğu için gerçekten çok şanslıyız. Bir brokoli ya da karnabahar yer ki ımmm ımm diye diye bunlardan nefret eden kişiye bile yahu biz bunun tadını yanlış mı hatırlıyoruz yoksa bu kadar lezzetli bir şey miydi bu diye düşündürür adama.

Eğer önüne sebze-tavuk koyarsak sebzeyi, tavuk-et koyarsak tavuğu, et-balık koyarsak eti, sadece balık koyarsak açlıktan yavrucak balığı yer. Hepsini bir köşeye makarnayı bir köşeye koyarsak da maalesef makarnayı seçer:)Beslenmede bazı problemler hiç mi yok var elbet.Mesela 1,5 yaşından beri peynir hiç yemez buradan alması gerekeni süt ve yoğurt ile takviye ederiz. Haaa süt demişken bu aralar onunla da başımız belada. Aslında bu konu tamamen bizim düşüncesizliğimden kaynaklandı evet kabul ediyorum bu konuda hata ettik.Aptamilin devam sütüne devam ediyorduk doktor artık onu kesin günlük süte geçin dediğinde ben bu geçişin çok kolay olacağını düşündüm ne kadar çok yanılmışım. Günlük süt verdiğimizde anne çüpe at çüpe at diyor maalesef.Devam sütünü çok önce bırakmalıydık.

Fiziksel aktivitelere gelirsek eğer tazı gibi koşar, pire gibi atlarız.Her akşam koltuğun tepesinden aşağıya atlama faslı var ki işte o beni çıldırtıyor.

El becerileri ise gerçekten iyi bu konuda annesine değil, babasına çekmiş olması beni yine sevindiriyor.Çünkü anne bu konuda gerçek anlamda koca bir sıfır.Kreşe gittiğinde örtmen bir not yazıp anne şöyle bir ödev yapsın diyecek diye şimdiden ödüm bile kopuyor:)

Dil gelişimi bence yaşıtlarına göre zayıf.Yeni yeni kelimeler öğreniyoruz da öğrenmesine bazen işaretlerle anlatmayı seçiyor belki de kolayına geliyor bu durum.Bu aralar en çok anne bambayı (lamba)aç diyor bu cümlesine bayılıyorum:) Hele de bir yenge(bu kelime bana hep itici gelmiştir) demesi var ki bir kelime bir insan evladının ağzına bu kadar mı yakışır.Yeni kelime demişken bir itirafta bulunmak da şart oldu.Geçenlerde yanında ohaaaa deme eşşekliğinde bulundum. Şimdi bir şey duyduğunda ogaaa diyor. Allahtan oha diyemiyor da tepki verdiğinde millet anlayamıyor doğal olarak da aaaaa oha mı dedi o ,ne ayıp ne ayıp diyemiyor. Neyse üzerine bu konuda hiç gitmediğimiz için yavaş yavaş unutuyor.

2,5 yaşındaki çocuklar oyuncaklarını paylaşmaz diyorlar ya hani Eray keyfi yerindeyse genelde paylaşır tek paylaşmadığı şey lokmasıdır.Kendini savunmasını hiç bilmez baba bu konuda anneye çemkirir kız gibi çocuk yetiştiriyorsun(artık bu ne demekse) diye.Mesela biri onu iterse karşılık vermez önce bana bakar ben hiçbir şey yapmıyorsam iten çocuğun annesine ya da babasına gider iten çocuğu gösterir işaret parmağını sallayarak annesinden ona kızmasını ister,eğer annesi çocuğuna kızarsa Eray için olay kapanmıştır tekrar arkadaşıyla oynamaya gider.

Aslında bu konuda kafam gerçekten çok karışık. Bizim ya da o çocuğun ailesi olmadığında ne olacak, hep dayak yiyip eve mi gelecek.Kendisini korumasıyla –şiddet göstermesi arasındaki ayarı tutturmak gerçekten çok zor.Kendisini koruması gerektiğini anlatırken ya yanlış mesaj verip çocukları itip kakarsa diye korktum hep o nedenle başkalarına vurmasını engelledim ama bu seferde kendisini koruyamaz oldu maalesef.(Bu konu aile gündemimize alındı, tez zamanda çözüm üretilecek)

Şu aralar bana göre tembel kayınvalideme göre uyanık Eray.Babasıyla basketbol oynadığında babası zıplaması , biraz da kendisini zorlaması için potayı biraz yükseğe astı. Adam kendini hiç zorlamıyor ki sandalye,koltuk ne varsa oraya çekip topu atıp gol diyor bir de men attim men attim diye seviniyor:) çakal.

2,5 yaş için boya-kilo da gayet yerinde. O zaman ne diyelim, Ta ta ta tammm kısaca 2,5 yaşında biz böyleyiz:)

11 yorum:

Aslısın dedi ki...

Uykum vaaaa!!!
Yerim be onu ben, zor ama geçecek bu dönemler nasılsa, olduğunca tadını çıkarıyorsun ya, yeter o sana:))

Ayla dedi ki...

Aslısın çoğu zaman tadını çıkarıyoruz,biraz daha rahat geçmesini isterdik ama olsun biz halimizden memnunuz

Filiz dedi ki...

ot obur olması ne kadar güzel :) bende bir ot oburum, eşimde et obur, benim kızımda ne et oburluk var nede ot oburluk o hamur oburluk :)) varsa yoksa makarna pilav :( birde yayla çorbası ) erkek çoçukları kızlara göre daha geç konuşuyor, konuşmaya başlayana kadar olan bu sürede çok şirin oluyorlar, ben bayılıyorum bu yarım konuşmalara öpüyorum o güzel yanaklarından annesi xxx

Ayla dedi ki...

Filiz hamur obur ha:)Bayıldım ben bu lafa o zaman Eray hem ot, hem et hemde hamur obur:) o zaman.Ayrıca güzel yorumun için çok teşekkür ederim.

Nil dedi ki...

maşallah. daha ne olsun annesi. yalnız tembelliğine bittim. al kızımı vur oğluna. benim kızım daha yeni yeni koltuk tepesine tırmanmaya başladı. o da pes etti. ilk gördüğümde ağzım açık kalmıştı. çünkü benim kızım her fırsatta kendini taşıtır.
ayrıca uykusu varsa uyumak zorunda mı alla alla:)

Ayla dedi ki...

Hiç yani küçük mucizem benimki de iş yani, söz bir daha uyutmaya çalışmam::) Off tembelliği ile öyle hikayelerim var ki bak böyle bir yazı yazayım valla gülmekten karnına ağrılar girer.

İkiz Annesi dedi ki...

Öncelikle 41 kere maşallah aramızda fazla ay farkı yok demek ki:)
Bizimkiler de kız ama ben hep diyorum bunlar yanlış doğdular diye Eray'ı okurken aynen benimkiler geldi geçti gözümün önünden tabi iki tane olmaları da büyük etken:)

Gelişimi maşallah gayet güzel ot obur kısmına bayıldım .Makarnayı sevmeyen bir çocuk görebilecekmiyim ben acaba:))
Kocaman öpücükler:)

Ayla dedi ki...

Aylin ben ikiz annelerine gizli bir hayranlık duyarım.Uslu olsalar bile iki tane sonuçta,hele de yaramaz ise o anneyi kalkıp ayakta alkışlarım. Allah sabır versin çokca sana.

Makarnayı sevmeyen bir çocuk henüz bende görmedim:)

abide berkman dedi ki...

41 kere maşallah.Okurken çok güldüm :))çüpe at çüpe at :)) Arkadaşının kızı seni yanıltmasın o bir istisna benimkide kız ama düz duvara tırmanmadığı kaldı.Bütün gün zıplamaktan,ordan oraya koşturmaktan poposu yer görmez.Men olayı bizde de var.Biz işe gidiyoruz diye oda gitmek istiyor.Zor yatıştırıyoruz :)

hypo dedi ki...

bazu erkekler de dil yavaş gelişiyor.
mesela ben çocukken kekemeydim.
bilgi dağarcığı çok olunca aklına geldiğinde söylemek istediklerin, tutukluk yaratıyordu. ama 5 yaşlarında bu problem kalktı.
oğlum 4 yaşlarında ablasından erken konuşmaya başladı. Evde çünkü ablası var. Devamlı konuşan biri olunca bu normal. Yeni buçuk yaşı hayırlı olsun. Çok yakışıklı olacak bu delikanlı çokkk.

Ayla dedi ki...

Abide haklısın aslında çocuğa göre değişiyor galiba,senin kızda az fena değilmiş otursun işte evde ,ekmek elden su gölden rahat mu batıyor bu çocuklara bilmem:)

Teşekkür ederiz cüneyt ben değil de annemler çok takıyor konuşmamasına bilmem kimin çocuğu varmış Eray ile yaşıtmış bıcır bıcırmış konuşmaları bizim evde çok konuşuluyor şu ara.Allah bahtını da güzel yapar inşallah.