Dayımdayız ev kalabalık muhabbet ise gırla bu sefer dolma tabağı yok ki kucağımda. Çocuklar Eray’ın deyimiyle bambambaç (saklambaç) oynamaya karar veriyor.Ve oyun başlıyor.İşte o an dikkatim dağılıyor muhabbetten kopuşlar yaşıyorum.Eray okulda saklambaç oynar mı bilmem ama genelde bu oyunu annesi, babası,dedesi ve nineleriyle oynar.Benim gördüğüm ilk arkadaş grubuyla saklambaç oynaması ya merak ediyorum neler yapacağını.En küçük Eray diğerleri 6,7 ve 8 yaşında yani hepsi çocuk sonuçta.Eray hevesli ebe olmaya. Bir duvara yumuyor ve başlıyor saymaya bi,ki,üç,döt......Yengem birden ‘kız bu gerçekten sayıyor ya’ diyerek benim kahkaha atmama vesile oluyor.Yani yengesi Eray diğer çocuklardan küçük dediysek de o kadar da küçük değil ya...
Ben sobelendim annecim
Ben sobelendim annecim
Biz hep oynarken Eray’ın bizi sobelemesine bilerek izin verdik yavrucağım dört duvarda oyun oynarken mutlu olsun istedik.Halbuki ne kadar yanlış yapmışız.Bu dünyada hangi birimiz sürekli ama sürekli kazandık ki bir oyunda.Hayat bir bütün.Bu bütünde artılar da var eksiler de,kazanmak da var kaybetmekte,başarı da var başarısızlık da....Neden ben oğluma sadece hayatın bazı parçalarını öğreteyim ki.Bütünü göremediği için ayrıca neden bocalasın ki. Eray’a anlatmaya çalıştım o gün ama anlamadı.O gün kararımı Erol’a açıkladım.Sakın sürekli sobelenme ara sıra izin ver seni sobelemesine ara sıra da sobele:)
Her akşam ama her akşam bu oyun oynanır bizde,tontalağım sakın duymasın böhhhh geldi yeminle.Oynarken artık bazen sobeliyorum bazen sobeleniyorum ama mızıkçı Eray babasına çekmiş olmalı hemen çamura yatıyor.
-Annecim ben sobeledim seni
-hayır Eray ben sobeledim
-ben sobe dedim
-sen sobe demeden önce ben zaten sobelemiştim
-hayır annecim ben sobeledim
-hayır Eray’cım ben zaten sobelemiştim,sürekli sen kazanamazsın
-ben kazandım annecim
Dışarıdan biri bizi görse koskoca kadının yaptığına bak çocukla çocuk oluyor diyebilir kanımca.Vallahi dostlar çocuğumun bütünü görebilmesi için......
Fotoğrafın sırrı:Fotoğraf Ankara'da çekildi.Eray bir banka gitti,bankta yaşlıca bir amca oturuyordu. Eray yanına gidip dedecim offff çok yoyulduk(yorulduk)biyaz yatayım dedi.Amca demez mi ben senin deden değilim,benim torunlarım var.Şaşkınlıktan kal geldi bana.Silkenelince tabii ki siz onun dedesi değilsiniz cümlesi döküleverdi ağzımdan.Belli bir yaştan sonra insanlar çocuklaşıyor galiba...
20 yorum:
fadişim ne kadar doğru demişsin.. çocuklarımıza kazanmak kadar kaybetmeyi de öğretmeliyiz.. valla o danklar bana da geldi şimdi..
bu arada o çocuklaşmış dedeye bir hıh yapasım geldi.. gel denizim sen benim yanımda dinlen kuzum..
Sevgicim hatlar mı karıştı:))Valla tebbessüm ettirdin saol beni.Deniz kim dedikten sonra düştü jeton:))Kesinlikle öğretilmeli hatat bir bütün sonuçta kazanmak da var bu bütünün içinde kaybetmekde
Aylaa dede kopardı beni yazacaklarımı unuttum vallahi:))))
ASLINDA HAYATIMIZDA KAZANMAK VEYA KAYBETMEK DİYE ŞEYLER OLMASAYDI.sEVMİYORUM BEN KAZANMAYI DA KAYBETMEYİ DE:)
Dede de biraz garipmiş.Gerçek dedeler öyle demezler.Herkesin dedesi olmayı severler.
Saklambaç oynayalım mı?
Ebe...(sanırım çocuklaşmak her yaşta güzel:)
Kıyamam senin gözyaşlarına Eray'ım...
Bizde de aynen ikinci olmaya zorlamalar başladı,konuşmuştuk,biliyorsun.
Aynen aynen aynen:)
Bu arada o dede ,dede olamaz, bir tuhaflık var. Evet yaşlanınca çocuklaşırlar ama çocuklaşmış olsaydı, arkadaşlık ederdi bu amca, tam benlikmiş beni bulur ya:))
Gülay dedede dedeydi hani çocuğa söyledi ben bozuldum ama benim oğlum ona bir insanlık dersi verdi ayrıntılar çok sonra:)))
Domatessuyu o zaman şöylede düşünebiliriz hayatın getirileri de var götürüleri de:))Getirilerine eyvallah diyip götürdükleri için ağıtlar yakmamalı.Hayata bir bütün olarak bakmalı ve bunu çocuklarımıza aşılamalı.İnşallah bu yorum daha çok niyetimi açık eder:))
Evet bak bu açıdan bakmadım genelde tanıdıklar Eray'a dede de bize diyorlar halbuki torunları olduğu halde demek ki başlarına dede olmayı seviyorlar.Oynarım neden oynamayayım her akşam oynamaktan mütevellit gına geldi ama bugün de senin için oynarım:)Haaa haa gördüm sobe:))
Nil bir görseydin gözyaşlarını aman görme boşver...Çok içli içli çok dolu dolu :((Evet evet hatırlıyorum yarış yapıyordunuz seni itiyordu:))Ama öğrenecekler Nil sadece zamanı var
Evet senlik durum beni buldu.Bana ne oluyorsa bozuldum yaşlı başlı adama:))Neyse ki Eray'ı pek bu lafa önemsemedi
Kıyamam,kaybetmeye hiç tahammülü yokmuş :) Doğru söylüyorsun ayla'cım arada onları sobelemek gerek.Yalnız dede'ye bozuldum o nasıl dede öyle:)
Aylacım, ne çok iş var, ne çok düşünülmesi gereken şey var...
Dedeye teessüflerimi iletiyorum.
Abide öyle görünüyor:)ama nasılsa bir şekilde öğrenecek.Mızıkçılık yapsada sobelemeye başladık tontalağı.Dedeyi hiç sorma Eraydan çok bana söyledi sanki yüzüm gözüm bir değişti.
Fulya işte herşeyi baştan planlayp programlayamıyorsun.Bazı şeyler rüzgarın yönüne doğru değişebiliyor:))
Demek bir de saklanbac kavgasi yapiyorsunuz:))
Bir oyunu tuturup bir donemi bununla geciriyorlar. Bakalim saklanbactan sonra ne gelicek?
Didem artık evet yapıyoruz lakin Eray ben oyunu kurallarına göre oynamıyor.Artık valla usandım başka oyuna gecelim:))
hahhahha super dede..ay ne yazıcaktım ya
dedeler hep sevimli gelirdi bana.. bu hiç gelmedi :(
bizimkinde de yenilgiyi kabullenme yok. şimdi aynı oyunlar bizde de var ama artık yemiyor :) biz çok saf büyümüşüz :D
hepsimi aynı olur bu minnakların:))
Kokoş kelebek bu dede var ya bu dede herkese unutturdu ne yazacağını:))
Bahar kesinlikle koyun gibi bir nesilmişiz:)yani ben öyleymişim oğluma bakarken hep öyle hissediyorum.Şimdikiler bir başka.Eray okula başlayına bazı kelimeler girdi hayatımıza başardım,birinci oldum,şampiyonum...Yani yenilgiyi bir şekilde öğreetmem lazım:))
Gülcan şuna inanıyorum belli bir dönem aralağığında doğan çocukların benzer huyları oluyor o yüzden bu minnaklar bazı konularda farklılaşsa da bazı konudalarda hep aynı:)
Yorum Gönder