Cuma, Eylül 12, 2014

Minicik bir elin ve 31 numara ayağın yürekte bıraktığı ağırlık

Fotoğrafta Tontalak 5 aylık ve parnaklarını sayıyor
 
Bugün okul yok. Anneannenin doktor işi var. Mecbur akşamdan Eray'ı babaanneye bıraktık. Gündüz tamam da akşam hiç ayrı kalmak istemiyorum tontalaktan.

Sabah evden çıkarken sağı-solu kırk kere kontrol ettim. Gözüm arkada evden çıktım.Sanki bir şey unutmuşum gibi. Ama ne? Ama ne?

Bir eksiklik hissi. Düşündüm ve buldum. Sabaha yakın 03.30-04.00 gibi hatta kurulu bir saat gibi tontalak ya bağırır anneeee diye ya da yanımıza gelir bananeeee bende sizinle yatacağım diye. Yatar ve uyuruz. Bazen ayağı babasının yüzünde bazen de eli-kolu benim göbişimde.

Bir eksiklik hissi demiştim.Düşündüm ve buldum. Minicik bir elin ve 31 numara bir ayağın hafif ağırlığıydı eksik hissedilen. Yüreğe bıraktığı ağırlık ise ölçülemez, biçilemez, tartılamaz.

Bu arada tontalak hiç sana benzemiyor diyorsunuz ya benzeyen bir fiziksel özelliği var. Bir insan evladının ayakları ve elleri bu kadar mı annesine benzer.

4 yorum:

Atahan ile hayat dedi ki...

Rabbim evlatlarımızı bize bağışlasın....

Ayla dedi ki...

Demet hanım amin inşallah. İnşallah nice nice güzel ve sağlıklı günlerini görmeyi nasip eder Yaradan

Cebimdeki renkler dedi ki...

Bazen birlikteyken deli etseler de o ayrılık nasıl mahzunlastiriyor bizi değil mi? Allah ayırmasın hiç bir evladı annesinden.

Ayla dedi ki...

Ülker'cim sağolasın. Sabahları uyumayı, gece deliksiz uyumayı özledim diye bıdı bıdı ederim ama tontalak yokken de uyamam. Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak galiba:) Amin inşallah bu arada