Salı, Mayıs 04, 2010
İlk Öpücük
Pazar günü arkadaşlarımızla Adapazarı'nda bulunan diğer arkadaşları ziyaret ettik. Hem bebek görme(artık 15 aylık oldu biz görene kadar), hem de yeni ev aldılar hayırlı olsun bahanesiyle çıktık yola.Erayın annesi yola çıkarken ne hayaller kurmuştu halbuki, eray araba koltuğuna oturur oturmaz uyuyacaktı annesi de rahat rahat kah arkadaşı ile sohbet edecekti, kah çevreyi seyredecekti kah şarkıya eşlik edecekti ama tabiki bunların hiçbiri olmadı. Araba koltuğuna oturmadı kucakta gitmek istedi bir türlü uykuya dalamadı biraz huzursuzluk yaptı ama bunlar aslında hiçbirşeymiş.
Adapazarına vardığımızda güzel bir kahvaltı etti, kalabalık ortamda uyuyamadığı için öğlen uykusunu atladı bu bizim için aslında bir kabusun başlangıcı idi. Neyse aslında ben bunlardan değil başka şeyden bahsetmek için yazmaya başladım. Erkekler herzaman ki alıp başlarını dışarıya gittiler biz üç kadın ve üç çocuk başbaşa kaldık.
Genelde çığlık kıyamet olan evde bir an bir sessizlik oldu. Herkesin aynı anda dikkatini çekmiş olmalı ki bu sessizlik kafayı çevirip çocuklara baktık ,bir de ne göreyim Eftelya başını uzatmış Erayda karşılık verdi dudaktan öpücük kondurdular birbirlerine .O an ki şakınlığımı dünyadaki hiçbir kelime ,hiçbir cümle anlatamaz .Sonra bir daha öpücük kondurdular dudaklarına hiçbir tepki vermedim, biliyorum ki ben birşeyi yapma etme dersem ters tepeceğini. Sonra eftelya(eraydan sadece 21 gün büyük) tekrar öpecek gibi yapıyor ama öpmüyor kaçıyor, sonra tekrar erayın yanına gelip öpecek gibi yapıyor tekrar kaçıyor bu 3-4 kere tekrarlandı .Eftelya kaçınca Eray olduğu yerde ellerini gel gel yaparak hadi hadi diyerek ikinci dalga şokunu yaşamama sebep oldu, sürekli ama sürekli hadi hadi mi diye tekrarlayıp durdum.
Ben oğlumu dudaklarından asla öpmem , babasından beni kıskandığı için(aslında herkesten kıskanıyor annemin sarılmasına bile tepki veriyor) zaten bizi yanyana bile oturtturmaz acaba nerden görmüş,öğrenmiş olmalı diye düşünmeye başladım. Resmen kendimi sorguladım yanında dizi seyrediyoruz acaba oradan mı gördü, içgüdüsel miydi, oyun mu zannediyorlardı kafam kazan gibi oldu.Bunların başımıza geleceğini biliyordum ama daha zamanı var nasılsa ne tepki vereceğimize, nasıl davranacağımıza sonra karar veririz diyordum.Birde bıcır bıcır konuşmaya başlayınca zor sorular sorunca biz ne yapacağız.
Uyumuyor, yemek yemiyor gibi zorlukların yerine demek ki başka şeyler alacak, çocuk yetiştirmek hergeçen gün daha da zorlaşacak.Ama doğru bir eğitimle, profesyonel yardımla bunlarında üstesinden de geliriz diye düşünerek rahatladım.
Ertesi gün iş olduğu için 16,00 gibi yola çıktık, eray öğlen uykusunu atladığı için arabada da uyumadı kucağımda 2,5 saat zapetmek zorunda kaldım, babasının yanına geçmeye çalışıyor, kucağımda tepiniyor ,çığlık atıyor, ağlıyor bu kadar zor bir gün geçirdiğimi hatırlamam ,o kadar zordu ki oturup ağlayacaktım.Eve vardığımızda artık kollarım tutmuyordu.Eşim 20 gün sonrada Ankaraya gideriz diyordu, şimdi o günkü yolculuktan sonra buradan kendisine sesleniyorum ne ANKARASI:)
Not:Fındık farem,kitap kurdum,kara kuzum,uğur böceğim hani sen büyük çok büyük adam olacaksın ya seninle röportaja geldiklerinde hani ilk kimi öptünüz diye abuk sabuk sorular soruyorlar ya size ne diyemezsen eğer 20 aylık iken Eftelyayı öpmüşüm dersin.
Not2:Fotoğrafta Eray 5 aylıkken.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
1 yorum:
Ben de ilerisi icin korkuyorum. Sanirim bugun yasadigim beni cok yoran sorunlar ileride cok basit gozukecek... Allah yardimcimiz olsun.
Yorum Gönder